Malatyalının belli başlı geçim kaynağı olan kayısı her tarafta sorun yaratmaya devam ediyor. Üretici borçlarından dolayı ürünü ucuz satarken, işçi parasının dahi çıkartamamaktan yana dert yanmaya devam ediyor. Malatya Ticaret Borsası Başkanı açıklama yapıyor, “rekora” gidiyoruz diye. Öte yandan tüketici ürüne pahalı olduğu için ulaşamamaktan dertli.
Yöresel ürünler fuarlarında, tüm tanıtım günlerinde en ön saflarda yer alan “Malatya’nın altını” kimseyi memnun edemiyor. Üreticiden tüketiciye uzanan yolda yüzde beş yüz fark yaşanılan ürün pazarlarda dahi 280 liradan satılıyor. En ucuz kayısı 280 liradan bulan tüketici, biraz kalite arayışına girince fiyatlar 400 hatta 500 liraya kadar çıkıyor.
“Bu sene kayısı yemek hayal oldu. Fiyatlar ateş pahası” diyen tüketici bazı marketlerin ancak vitrinlerini izleyebiliyor. TMO’nun taban fiyat açıklamasından sonra, Malatya’da 120 ila 150 lira arasında üreticiden toplanan kayısı pazarlarda dahi el yakıyor. En ucuz kayısı 280 liradan tüketiciye sunuluyor. Ucuz diyerek topladığı ürünü satmayan dayanma gücü olan üreticiler soğuk hava depolarına yönlendirilmeye devam ediyor.
Adeta soğuk hava depolarına girmeyen kayısılar aracı satıcı bulamıyorlar. Yaptığımız kamu araştırmalarında, üretici memnun çıkmıyor. Esnaf, tüccar satıcı memnun çıkmıyor. Bazı esnaf, “TMO fiyat açıklayıp alım yapacağını söylemesi ile işler durdu” derken şire pazarı esnafı dert küpü olmuş durumda. Kayısının merkezi diye bilinen Ticaret Borsası Başkanı her ay bir açıklama yapıyor, “Rekora gidiyoruz. Bu yıl ki hedefimiz 100 bin ton ihracat” diyerek ekim ayı içinde 9 bin ton kaysının ihraç edildiğini 45 milyon dolar gelir sağlandığını söylüyor.
İstanbul gibi büyükşehirlerde ise kayısı fiyatları almış başını gidiyor. Üreticiden en fazla 140 yâda 150 liraya alınan kayısılar 600 liranın üzerinde satışa sunuluyor. Derecesine göre fiyatlar değişirken 400 ve 500 liraya satışa çıkan kayısılar çoğunlukta. Vatandaş, “Anlamıyoruz üreticiden 140 liraya alınan ürün bize nasıl olurda 500 liradan satılmaya kalkılıyor. Bunu denetleyen birleri yok mu? Aradaki para nereye gidiyor. Üç beş tüccar mutlu olacak diye bu yaşanılanlar reva mı?” derken sorularına cevap alacakları yer de bulamıyorlar.
