KENAN KAYA ( ÖZEL HABER ) - Malatya Ticaret Borsası Başkanı Ramazan Özcan, Malatya’da bulunan Sivil Toplum Kuruluşlarının sessiz kaldıklarını ve deprem sonrasında şehrin inşaatında hiçbir konuya dâhil olmadıklarını açıkladı. Bu konuda yöneticiler ve siyasileri suçlayan Başkan, “Hiçbirimiz dik duramadık. STK’lar olarak Malatya ile ilgili söz söyleyecek bir noktada değiliz, çünkü geç kaldık. Şehirdeki fiziki iyileştirmelerde sona gelinmişken bugün çıkıp bunları tenkit etmekte popülizmdir. Ben bunu yapmam şimdi. Bakın, genel anlamda söylüyorum. Ne bir araya gelebildik, ne tek ses olup neler istediğimizi ifade edebildik nede siyasi otorite buna fırsat verdi ve alan açtı” ifadelerini kullandı.
Malatya’da bulunan siyasilerin kendileri bu süreçte bir şey yapmadıkları gibi Sivil Toplum Örgütlerine de yol vermediklerini belirten Başkan Özcan, Biz Emlak Konut ve TOKİ’nin uygulamaya soktuğu bir proje var, düğmeye bastı. Bizde bu projeye bakıyoruz sadece. Kimse kendi kendini kandırmasın. Yalandan da konuşmasın kimse” diyerek sözlerini şöyle sürdürdü:
“Öyle gidip sokaklara inip binaların önünde sık sık fotoğraf çektirerek açıklamalar yapmasın. Toplu Konut İdaresin paylaştığı düzenli iş programını da kes yapıştır ile sosyal medyada payla şıpta ( Şunu da yaptık, bunu da yaptık) olmasın. Öyle bir şey yok. Yeni Valimiz Seddar Bey çok ciddi anlamda uygulama hususunda ciddi bir gayret gösteriyor. Seddar bey, bu projeler uygulamaya geçtikten sonra göreve geldi elinden geleni yapıyor. Kalıcı konutlar, kalıcı iş yerleri yapılıyor. Soruluyor istediğiniz gibi mi diye. Görmemişiz ki, bilmiyoruz. Kim biliyor, hangisi biliyor. Milletvekillerine sorun bir bakalım hangisi projeye hâkim. Artık buradan geri dönüş yok.”
Milletvekillerin dâhil Malatya’da yapılan projeler konusunda yeterli bilgi sahibi olmadıklarını, sadece demeç vermekle uğraştıklarını da söyleyen Malatya Ticaret Borsası Başkanı Ramazan Özcan, Malatya’da uygulamaya sokulmamış bir proje halen varsa bununla ilgili işbirliği yapılması gerektiğine de vurgu yaparak, “Eğer uygulanmamış, hayata geçirilmemiş, temeli atılmamış bir proje varsa bu da bize sunulursa biz de fikrimizi beyan ederiz. Depremi fırsata çeviremedik. Birbirimiz kandırmanın bir anlamı yok. Sanayi Sitesini tartışıyoruz halen. 2 yıl bitmiş. Eski sanayi sitesinin mevcut yerinden tahliye edip yeni modern bir yer yapılması 20 yıldır konuşulmuyor muydu bu şehirde? Peki, biz şimdi neyi tartışıp konuşuyoruz. Biz olanı değerlendiremedik.”
Malatya’da bir Şire pazarı meselesinin dahi 20 yıldır konuşulmasına rağmen çözüme götürülemediğini belirten Başkan, “Biz sadece konuşuyoruz. Bu mesele yıllardır konuşuluyor şimdi süper bir mekân yapılmış, oraya gidilmesi lazım ama bunu dahi tartışıyoruz” diyerek sözlerine şöyle devam etti:
“ İşte Şire Pazarı krizi. Ne Sivil Toplum Örgütlerinde, ne Belediyelerde nede siyasilerden bu anlamda hiçbir destek görmedik. Aksine krizi keşmekeşe çevirdiler. Bir taşınmayı dahi krize döndürdük. Milletvekili gidiyor, eski pazarı ziyaret ediyor. Şunu diyemiyor; Arkadaşlar sizin hatıralarınız var, 20 yıldır burada hizmet veriyorsunuz. Ancak artık burası yetersiz. Bakın trafik problemi var, hijyenik sorunu var. Burası depremde gerçekten ağır hasar aldı. Yarın bir deprem olmayacağının bir garantisi yoktur. Mis gibi yer yapılmış, depremden en az etkilenen sektör bizim sektördür. Biz olanı başaramadık. Hazırda bir tesis var, oraya taşınmayı gerçekleştiremedik. Bu şehrin çocukları 10 yıl sonra deprem zamanında hizmet vermiş siyasileri, belediye başkanları ve STK Başkanlarına ne diyecek, neyle anacak? Biz 10 yıl Niyazi Mısri’deki S yolunu konuştuk neye geldik şimdi geri başa döndük. Bu bir umutsuzluk ifadesi değildir. Bakın sayın valimiz rahatsız. Ya şehirde bir kasvet var diye endişe ediyor. Çok mücadele ediyor. Sayın Valimiz üstüne almasın, almamalı da bu üç aylık beş aylık bir durum değil. Maalesef bu şehirde bir birliktelik sağlanamadı. Bir orkestra şefi olmadı. Herkes kafasına göre çalıyor. Düşünsenize bir orkestrayı herkes bir yerde farklı bir şeyler çalıyor şef yok, birliktelik yok. “
Malatya’da başarıya ulaşmak için Bütün STK Başkanları, Belediye Başkanları ve Milletvekili ile siyasiler öncelikle kararlı olmaları gerektiğini aksi durumda başarıya ulaşılamayacağını da belirten Başkan Özcan “Bu orkestranın şuanda şefi Valimiz. Bazı kararlar belki bugün doğru algılanamayabilir. Ama üç yıl sonra iyi ki de yapmışız vizyonunu idareci görecek. Toplum göremeyebilir bunu. Siz eğer doğru yerde doğru zamanda ve doğru cümleler ile topluma bunu anlatmayı becerebilirseniz o toplum bunu görür. Bakın şehir yönetmek, bir şehri disipline etmek kararlılık ister. Bu kararlılığı ortaya koyamazsanız bir başarıyı ortaya çıkaramazsınız. Ben bir daha ki seçime seçilebilir miyim, üyem bana ne der, seçmen ne der, burayı rezerve sokarsam, burayı kaldırırsam gibi endişeler ile siz vizyonel bir anlamda şehre yeni bir sanayi sitesi de yapamazsınız. Yeni bir vizyonda katamazsınız” dedi.
Malatya’da halen bir fırsat olduğunu, temeli atılmayan inşaatlar için iş birliği yapmak gerektiğini ifade eden Başkan, “ Bu fırsatı iyi değerlendirmek gerek. Devlet bütün imkânlarını seferber etmiş durumda. Ya bu bir fırsat. Yıkmazsanız, yapamazsınız. Daha dün bunu yıkma imkânınız ve şansınız yoktu. Ama bugün bu doğdu. Daha düne kadar alt merkez, üst merkez, orayı açmak lazım, buraya bunu yapmak lazım tartışmaları vardı. Şimdi geldiğimiz nokta, işte burada kararlı olmak lazım” diyerek sözlerine şöyle devam etti:
“Yarın o bürgün pişman olacağımız bir sürü şey çıkacak ortaya. Biz yine dizimizi döveceğiz. Bunu yapmamak lazım. Ha bitmiş bir işi konuşmanın artık bir anlamı yok. Çıkıp buradan birilerini eleştirerek kendinize buradan bir kahramanlık hikâyesi çıkaramazsınız. Ama yapılmamış yerler var. Mesela sanayi sitesi ile ilgili şehrin bütün katmanları bir araya gelmeli ve çok önemli bir karar vermeli. Çok sağlıklı bir sanayi sitesinin yeri, zemini, şekli yani bunu ciddi bir kararlılık ile ortaya koymak gerekiyor. Lokasyonlar değişiyor. Yani yeni bir çevre yolu niye yaptınız, çevre yolunun etrafına konulması gerekenler nelerdir? Biz Söğütlü Camiyi 2 yıl boyunca oradan taşıdık buraya buradan taşıdık oraya. Geldiğimiz nokta ne, eski belediye binasının yeri. Artık bunları konuşmak çok doğru değil. Geç kalınmamışlar için şimdi bir araya gelinir, oturup konuşulsun. Bazı konular dışardan görüldüğü gibi değil. Teknik anlamda da izahat almak gerekiyor. Olabilir mi, zemin uygun mu, lokaysan uygun mu? Deprem ile ilgili yapılması gerekenleri zaten kamu yapıyor. Bu şehirde hayat var şimdi ya, biz yaşıyoruz. Kamyon çamur edecek, tabi etsin. Ama sen o gün çamur etti diye o yıkamayı ertelememelisin. Sabah kalktığımızda çamurlardan arındırılmış bir kent görmeliyiz. Hayat devam ediyor, yine akşam kirlensin. Niçin bu hizmetler var? Kış günü suyun en çok rahat bir şekilde bulunacağı bir dönemde belediyeler verecekleri hizmetlere devam etmeli. Belediyeler bu anlamda çok ciddi anlamda efor sarf etmeli. Vatandaş o gün o yıkıntılar içinde de mutlu olmalı. “
